Saygı Talep Edilmez. Hak Edilir.
Merhaba Dostlar!
Bugün biraz “saygı” hakkında konuşmak istiyorum.
Ama öyle okul sıralarında ezberletilen,
“büyüklere karşı saygılı ol” klişesi değil…
Hayatın tam ortasında, işe yaradığında seni yukarı taşıyan,
yaramadığında seni ezip geçen gerçek saygıdan bahsedeceğim.
🎯 Önce şunu bir netleştirelim:
Saygı, sana durduk yere verilmez.
Doğuştan gelen bir hak değildir.
Ne yaşınla, ne diplomanla, ne de efendi tavırlarınla kimse sana otomatik olarak saygı duymaz.
İyi niyetin, tatlı dilin, kibar duruşun…
Bunlar güzel şeylerdir.
Ama sadece “güzel”dir.
Yetmez.
Çünkü bu dünya “iyi çocukları” değil, ağırlığı olan adamları ciddiye alır.
Bazı adamlar vardır, konuşmaz.
Girdiği ortamda sadece varlığı bile bir ağırlık oluşturur.
Oturur, bekler…
Ama o duruş bile mesaj verir:
“Ben buradayım. Kendimden eminim. Lafım yoksa bile laf ettiririm.”
Ve insanlar bunu hisseder.
Ortamda sesler kısılır, cümleler yutulur.
Göz ucuyla ona bakılır.
Kimse cesaret edip üstünlük kurmaya çalışmaz.
Çünkü o adamın varlığı zaten üstünlük kurmuştur.
Sonra başka bir adam gelir…
Daha selam verirken bir savunma halinde:
“Abi ben çok çalışkanım, projelerde şöyleyim, insan ilişkilerimde böyleyim…”
Daha baştan kendini anlatmaya mecbur hisseder.
Ama kimse dönüp bakmaz.
Çünkü bir adam kendini anlatmak zorunda kalıyorsa, zaten bir şey eksiktir.
İnsanlar ne söylediğine değil, kim olduğuna bakar.
Ve bu fark sessizlikte belli olur.
Bazıları sürekli bir şey olmak için çabalar:
Daha başarılı görünmek, daha bilgili görünmek, daha havalı görünmek…
Ama esas mesele zaten “görünmek” değildir.
Gerçekten öyle olmaktır.
Sen ne kadar çırpınırsan çırpın,
eğer içi boş bir duruşun varsa, herkes anlar.
İşte saygı tam da burada başlar.
Sesinle değil, bakışınla.
Anlatmanla değil, anlatmadan da anlaşılabilmenle.
Kıyafetinle, yürüyüşünle, ciddiyetinle…
Duruşunla.
Karakterinle.
Sessizliğinle bile.
Ve şunu aklından çıkarma:
Saygı, talep edilmez.
Saygı, kazanılır.
Her gün, her hareketinle, her kararınla.
Senin tek bir bakışın, başkasının yüzlerce kelimesinden daha anlamlı olmalı.
İşte o zaman insanlar sana “saygı duymak zorunda” kalır.
